Murphy Kanunları Nasıl Ortaya Çıktı ?

Hayatımız boyunca bir şeyleri öğrenmek, öğrendiğimizi uygulamak ve uygulamalarımızı geliştirmek üzere sürekli çalışıyoruz. Bu süreçleri “Öğrenme”, “Uygulama” ve “Geliştirme” olarak tanımlayabiliriz.

Bu süreçlerden “Öğrenme” göreceli olarak en zahmetli ve en yorucu olan bölümü oluşturur. İyi ve en iyi arasındaki farkı da çalışılan konuyu doğru ve tam öğrenebilmek belirler. Konu iş hayatı olduğunda, öğrenme süreçlerini hızlı ve eksiksiz olarak gerçekleştiren diğerlerinden farklılaşır ve konusunun uzmanı olur.

“Öğrenme” için öncelikli olarak öğrenilmesi gereken konunun bulması gerekir. Öğrenilmesi gereken konu çok fazla kişi tarafından bilinmemeli, fakat bunun yanında çok fazla ihtiyaç duyulan konulardan olmalıdır. Bunu başarabilmek için de tecrübe sahibi kişileri dinlemek önemlidir.

Burada “Tecrübe Sahibi Kişi” ile çalışılan konu hakkında çalışması, deneyimi ve başarıları olan uzman kişiler kastedilmiştir. Tecrübe Sahibi Kişi ile Kişisel Gelişim Uzmanı veya Yaşam Koçu arasında farklar olduğunu ve sahip olduğu özellikler ile verebildikleri açısından birbirlerinden farklı olduklarını belirtmek yerinde olur. Burada bizim için önemli olan Tecrübe Sahibi Kişiden öğrenmek olacaktır.

“Tecrübe” yağmış olduğumuz işlerin başarası açısından önemli bir destek olarak ortaya çıkar. “Tecrübe bilgiye takla attırır.” deyimi ile tecrübenin önemi de ayrıca ifade edilmiştir.

Öğrenilen bilgilerin hayata geçirilmesi ile “Uygulama” aşaması başlamış olur. Eksiksiz ve tam öğrenilen bilgiler eğer tecrübenin sağlam temelleri üzerine kurulmaya başlanırsa yapılan iş uzun ömürlü ve başarılı olabilir. Doğru tecrübe kazanımı için de bilgilerin doğru uygulanmasının gerektiğini hepimiz biliyoruz. Bu süreçler sonucunda iş hayatımız sağlam temeller üzerinde yükselmeye başlayabilir.

Burada Uygulama ve Öğrenmenin birbirini tamamlayan ve birbirini bir döngü halinde takip eden süreçler olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. “Öğrenmenin yaşı yoktur.” sözü ile bu döngünün önemi ifade edilmiştir.

Uygulamalar sonucunda ortaya çıkan eksikliklerin giderilmesi sonucunda kişi artık kendisini geliştirmeye başlayabilir. “Geliştirme” aşaması, başlangıcı zorlayıcı olan fakat devam ettirilmesi halinde işleri kolaylaştıran bir süreçtir. Bu aşama iş hayatında kalıcı olmanın da anahtarını taşır. Artık Kişisel Gelişimin işin içine girdiği ve iş hayatında kalıcılığın konuşulmaya başlandığı sürece gelinmiştir. Bu aşama ile birlikte kişi “Tecrübeli” payesine ulaşmış ve “Öğrenme” ve “Geliştirme” aşamalarını birbirinin tamamlayıcısı olarak otomatize etmiştir.

Buraya kadar olan kısımları eminim hepimiz birçok yazıda okumuş, birçok “Ücretli Toplantı” konusu olarak duymuşuzdur. Burada ücretli toplantıların sizin kişisel gelişiminizden çok başkalarının cüzdanlarını geliştirdiğini söyleyebilirim. Buralara vereceğiniz ücretler ile konusunda uzman kişilerin otobiyografilerini ve anılarını, şirket, firma ve kurumların gelişim tarihçelerini içeren kitap ve yazıları okumanız kişisel gelişiminizi ve bakış açınızı hiç tahmin edemeyeceğiniz şekilde geliştirecektir. “Ücretli Toplantı” ile size verilen vurgulayıcı cümlelerin birçoğunu araştırırsanız bu kitap ve yazılardaki cümlelere çok yakın olduğunu da görmüş olursunuz.

Peki gerçek hayatta Öğrenme, Uygulama ve Geliştirme süreçleri sırasında daha başka yaşanan neler olabilir?

Öğrenme, Uygulama ve Geliştirme süreçlerinin sürekli yaşanmaya başlaması ile insanlarda bir süre sonra doygunluk hissi ortaya çıkmaya başlar. Doygunluk hissi sayesinde kişi konusunda çok iyi olduğuna ve hata yapmayacağına inanmaya başlar. İşte bu aşamada hemen hepimizin duyduğu bir kural devreye girer.  İşte bu şekilde en iyi olduğunuz anda ortaya çıkmaya başlayan aksaklıklar Murphy Kanunlarına yakalandığınızı gösterir.

Murphy Kanunlarının yaptığımız işte çok iyi olduğumuzu düşündüğümüz zaman ortaya çıkmak gibi bir özelliği bulunur; Çok iyi olduğunuzu düşündüğünüz an, sorunlarla en çok karşılaştığımız andır.

Peki Murphy Kanunları nedir?

Murphy Kanunu, Edward Aloysius Murphy, Jr sayesinde hayatımıza girmiştir. Edward Murphy 1918 ile 1990 yılları arasında yaşamış ve Amerikan Hava Kuvvetlerinde, güvenlik öncelikli kritik sistemler konusunda, Binbaşı-Mühendis rütbesiyle görev almıştır. Murphy 1949 yılında, kısa sürede yüksek hızlara çıkılınca ortaya çıkan ivmelenmenin insan üzerine etkisi ile ilgili çalışmalara katılmıştır. Bu çalışmalar sırasında ortaya çıkan aksaklıklar da Murph Kanunlarına kaynak olmuştur.

İnsan bedeninin en fazla ne kadar ivmeye dayanacağının bulunması ile ilgili yapılan çalışmalar sırasında bir denek üzerine 16 adet ivmeölçer cihazı bağlanır. Fakat tüm ölçüm cihazları yanlış bağlandığından deney başarısızlıkla sonuçlanır. Murphy konu ile ilgili yapılan basın toplantısında “Anything That Can Go Wrong, Will Go Wrong” cümlesini kurar. Bu cümle ile de Murphy Kanunu’nun ana maddesi karşımıza çıkmıştır. “Yanlış Gitme Olasılığı Bulunan İş, Yanlış Gider.” cümlesi ile başlayan Murphy Kanunu benzer cümleler sayesinde tüm dünyaya yayılmaya başlar. Farklı kişilerin farklı zamanlarda benzer durumlar için söylediği sözler de Murphy’ye atfedilir hale gelmiştir.

Murphy Kanunlarına giren bazı maddeler;

Görüldüğü gibi beklentileri karşılamayan çalışmalar ve hatalı sonuçlar “Murphy yine devrede” cümlesi ile ifade edilir hale gelmiştir. Sürekli öğrenmeye açık olan, öğrenmesini tam ve eksiksiz, fakat acele etmeden gerçekleştiren, uygulamaya açık olan kişiler için Murphy Kanunu çok az bir etkiye sahip olur.

Bu sebeple;

Sizlerin sadece çalışma hayatınızda değil, tüm yaşantınız boyunca Murphy’siz, keyifli ve sağlıklı günleriniz olsun.

H.Koray Tutkun