ISO 9001 Kime Gereklidir ?

Günümüzde firmalar incelendiğinde, en genel anlamda, AR-GE yapan, üretim aşamaları olan, depo ve nakliye süreçlerini işleten ve al-sat yapan alt bölümlerden oluştuğu görülmektedir.

Üretim ve/veya montaj aşamalarında alt ürün, varyasyon oluşturma ihtiyacı, nakliye aşamasında sürecin sıfır hızında depolama olarak da kabul edilerek seyyar depolama ünitelerinin de kiralanabilir olması gibi farklı yöntemler kullanılabilmektedir. Tüm bunların yanında müşteriyle yapılan sözleşme, ihale gibi yasal süreçlerin ortaya çıkardığı zaman sınırlamasına uyumluluk büyük küçük kuruluşun çözmek zorunda olduğu süreçleri oluşturur.

Yurt dışından ham madde temini yapan ve/veya yurt dışına ürün gönderen firmaların karşılaştığı farklı teslimat şekilleri (Incoterms) ve süreleri hesaba katılması gereken zaman ve maliyet yüklerini sürece ekler. Bunların yanında kuruluşun iç süreçlerini oluşturan personel planlaması ve arz talep dengesine bağlı olarak hesap edilmesi gereken Öngörüleme ve Tahminleme (Forcasting) süreçleri planlama süreçlerine ciddi yükler binmesine neden olur. Tüm bu bileşenlere ve alt kırılımlara her şirket yönetiminin hedeflediği girdi-çıktı ve kar-zarar planına uyum zorunluluğu da eklendiğinde yönetim, çalışan, müşteri ve tedarikçi ayakları üzerinde dengelenmeye çalışan kurumsallık ve kalite hedeflerinde sapmalar meydana gelir.

Kuruluşlar tüm zorlukları daha dengeli yaşayabilmek, öngörü ve tahminlemeyi yüksek oranda gerçekleştirmek ve hesap verebilir olmak için CRM (Customer Relationship Management - Müşteri İlişkileri Yönetimi) ve ERP (Enterprise Resource Planning - Kurumsal Kaynak Yönetimi) gibi bilişim tabanlı kalite ve süreç yönetim sistemlerini kullanmayı tercih eder. Bu aşamada ise yazılım, donanım, bilgisayar ağı, internet gibi bilişim teknik ve teknolojileri devreye girmeye başlar. Kuruluş aşamalarından elde edilen verilerin işlenerek bilgi elde edilmesi gerekir. Bu bilgiler filtrelerden geçirilerek anlamlı bilgiye uluşmak ise her kuruluşun hedefidir. Bu sayede tedarik süreçleri yönetilebilir, girdi-çıktı kontrolü sağlanır ve gerçekçi bir öngörüleme ve tahminleme (forcasting) planlaması yapılabilir.

Bu şekilde kurulan kalite yönetim sistemi sayesinde, yalnızca ürün veya hizmetlerin kalitesini doğrulamak değil, aynı zamanda tüm idari ve teknik süreçleri iyileştirmek de mümkün hale gelir. Sistemin temelini oluşturan üretim teknolojileri, ürün kalite kontrol yöntemleri belirli aralıklarla değerlendirilebilir olduğu için de zamanında yapılacak değişikliklerle güncelliği sağlanmış olur.

Görüldüğü gibi kuruluş yapısında bilgi teknolojileri de aktif olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu sebeple ISO 9001 ve ISO 27001 standartlarının birlikte işlenmesi, Bilgi Güvenliği ve Kalite Yönetim Sistemlerinin birlikte hazırlanması tavsiye edilir.

H.Koray Tutkun