Güvenlik İçin Alınan İlk Tedbirler

Öncelikli olarak yerleşke güvenliğini sağlamak için kurulan sistemlerin sahip olduğu potansiyel fark edildiğinde kamera ile görüntü izleme gibi farklı denetim sistemleri daha geniş alanların güvenlikleri için kullanılmaya başlanmıştır. Sisteme gelen görüntüler operatör olarak adlandırılan kişiler tarafından anlık olarak incelendiğinden, insan kaynaklı hatalar sistemden elde edilen verimi azaltmıştır. Yorgunluk, belli süre sonunda oluşan dikkat kaybı, uzun süre aynı ekrana bakmaktan kaynaklanan tepkisel yetersizlik gibi biyolojik etkenler insan kaynaklı hataların ortaya çıkmasında önemli bir yer almıştır.

Tüm bu aksaklıklara rağmen görüntü izleme sistemlerinin sahip olduğu teknoloji geliştirilerek Şehir Gözetimi (City Surveillance) olarak adlandırılmıştır.

Şehir Gözetim sistemleri kameralardan gelen görüntülerin bir merkezde gerçek zamanlı olarak izlenmesi şeklinde hizmet vermeye başlamış olsa da, geçmişe yönelik görüntülerin izlenmesinin önemi kısa sürede anlaşılmıştır. Bundan sonra Şehir Gözetim Sistemi görüntüleme ve kayıtlandırma olarak 2 temel bölümde ele alınmaya başlamıştır.

Şehir gözetim sistemlerine çok fazla sayıda ve farklı özellikte yeni kameraların bağlanması, merkezdeki operatörlerin yükünün daha fazla artmasına neden olmuştur. Operatör sayısının artırılması ile çözüm bulunmaya çalışılan bu sorun, sistem merkezlerinin aşırı kalabalıklaşmaya başlaması şeklinde yeni bir soruna neden olmuştur.

 İnsan kontrolüne dayalı Şehir Gözetim Sistemlerinin belli bir sınır kapasiteye sahip olması ve bu kapasite sınırına ulaşılması neticesinde, bilgisayar kaynaklı fakat insan kontrollü yeni sistemler üzerinde çalışmalar başlamıştır. Bu çalışmalar günümüzde de devam etmekte ve teknolojinin gelişimiyle bilgisayar kaynaklı sistemlerin sınırları günden güne artmaktadır.

Günümüzde Şehir Gözetim Sistemleri sadece kamera görüntüleri ile değil fiziksel güvenlik sağlayan diğer sistemleri de kapsamaya başlamıştır. IP tabanlı iletişim teknolojilerinin fiziksel güvenlik sistemleri ile entegrasyonu ile birlikte, Şehir Gözetim Sistemlerinin kapasitesi hayal gücü ile sınırlı olmaya başlamıştır.